15 Kasım 2013 Cuma

Saç spreyi mi dedin?

  Övünmek gibi olmasın ama saçlarımı çok seviyorum. İstediğim şekle sokabiliyorum ve spreymiş jöleymiş hiç bilmezdim. Ta ki kampüsün havasıyla karşılaşana kadar..! Saçlarımı dümdüz yapıp okula gidiyorum. İlk dersin sonunda özüne dalgalı haline dönüyor. Benim bunu farketmem biraz geç oldu. Sürekli aynaya bakan saç baş düzelten tiplerden olmadığım olamadığım için =/ Fark etmem şans eseri kütüphaneye giderken cam kapıdan geçerken kendimi görmemle oldu. Nazar mı değdi acaba diye düşünmedim değil.Ya nazar değdi  ya da kampüsün havasında bişey var. Tam çözemedim. Üniversite beni yeni yüzlerle tanıştırdığı kadar yeni saç ürünleriyle de tanıştırmaya başladı. Geçen saç köpüğü aldım. Elime sıkınca krem şanti gibi bişey olduğunu gördüm. 'Acaba su mu katıyoruz buna?, Ya saçımda beyaz beyaz durursa?...' gibi bir ton senaryo yazdım kafamda. Sonuçtan memnun kaldım :) Tek sorun akşam saçımı yıkamak zorunda olmak. Yıkamazsan sabah şerbet suyunda uyumuşun gibi bir hal alıyor saçlar.
  Bu arada Yaşım iyice kemale ermeden müzik kursuna gideyim istiyorum. Bu ay baya kenara para attım çok şükür. Öğrenci için çok zor olsa da başardım :) Başta niyetim gitar almaktı fakat sonra bana birden telefon hevesi geldi. Gerçi babamın sözü vardı okul kazan alıcam edicem diye ama bir faaliyet olmadığı için kolları sıvayayım dedim. Acayip çelişkideyim. Telefon için uzun süre para atamam kenara çünkü ben çok sabırlı biri değilim.'' Ay canım çikilete istiyoooo bi onu alayım nolcak kieee?'' diye paraya girer , para bozulduktan sonra da hiç mi hiç tutamam paramı. E bir de yeni çıkan kitaplar var. Bir süre kitao okumazsam içimde sıkıntı oluyo, bir boşluğa düşüyorum. OKUMAK KESİNLİKLE BİR İHTİYAÇ! derim. Bu kararsızlıkla bu kenara ayırdığım parayı da çar çur etmezsem iyidir. İnşallah artık.
  Hocamız Sınıfa ne kurslarına gittiğimizi sordu. Koca sınıfta o kadar az insan kurslara gitmiş. Üzüldüm doğrusu. Bu kadar boş okumaktan ne fayda gelir ki? Müzik, spor, dans....ve bir çok alanda kurslara gitmemiz lazım. Boş boş okumakla olmaz. Şimdi ordan ah kam kesme diyenler olabilir. Cevap veriyorum ben karate kursuna gidip baya kuşak kazanmışlığım ve folklor kursuna gidip gösteriye çıkmışlığım da var yani.
 Ara verdin mi bir daha yayılıp yatmaya öğle bir alışıyorsun ki anlatamam. Devamlı hareket ve sosyalleşen insanlardan olmak iyidir diye düşünüyorum. Aksini düşünen beri gelsin

11 Kasım 2013 Pazartesi

Ne çektim be?

    Bugün her pazartesi olduğu gibi ara servisle okula gidecektim. Ara servis biraz haddinden fazla bekletmesiyle meşhurdur bizim. Sabah kalktım biricik şoför abimi aradım. ''Abicim ben ara servisle gelicem Özdilekten biniyorum.'' diye hatırlatmamı da yaptım. O da ayarlamayı yapıp bana dönüş yaptı. ''12 de Özdilekte ol'' diye haber verdi sağ olsun. Daha ilerde oturan bir arkadaşım da aynı şekilde gelmek için aramış fakat ona normal otobüsle gelmesini söylemişler. Kızcağız da inat yapmış ara servisi binicem  diyerek otobüsle Özdilek'e geldi. Ben ne olur ne olmaz diye erken çıktım durağa bekliyorum, arkadaşımda geldi. Beraber beklemeye başladık. Bekle Allah bekle....... Saat 12.40 oldu hala ne gelen var ne giden. Bu serviste sağ olsun maximum 40 dakika beklettiği için 12.45 olunca aradım şoför abimi. O da ara servisteki şoförü aradı sonra bana döndü. ''Sizi unutmuş. otobüse binip gelin'' demesin mi? Bunu arkadaşıma çok yapıyorlardı. Otobüsçüler çok sorun yapıyormuş eşkıyalık yapıyorlarmış mışmış da mışmış. Bu sabahta kız durumu anlatıp oraya geliyorum dediğinde olaya çok takılmıştım zaten. Söylenip durmuştum. Söylenir misin al sana kapak der gibi ''sizi unutmuş'' kafamda yankılanmaya başladı. Telefonu kapatınca direk babamı fişekledim tabi ki.
    Üniversite kazan araba alacağım onu ,bunu şunu alacağım diyordu. ''Al kazandım nerede olum?'' diyorum. Bu defa da kıvrım kıvrım kıvırmaya başlıyor. ''Ben öyle dedim de okul kazandın bana mı kazandın? kim karlı çıktı bu işte he?'' diyerek delirtiyordu beni. Al babacım bu kapak senin! Güle güle kullanmanı temenni ederim. Bana araba alsan bunlar olmazdı. Neyse aradım babamı böyle böyle dedim. ''Bir de onlara güzel bir fırçala'' dedim. Tedbir olsun diye annemi aradım böyle böyle oldu sende fişekle babamı iyice fırçalasın bunları dedim. Ohhhh hafifledim.. O şoförün güzelce başı ağrısın dimi? hadi bana bu kazığı ilk kez attı ama arkadaşım kaç haftadır dersine giremedi geç kaldı. Bizim esas şoför oğlanda bunlar ne biçim iş yapıyor diye sitem ediyor. Garibim baya uzaktan benim işimi halletmek için telefonlar edip kendini yırttı adam. Allah razı olsun ondan. Bir tek onu sevdim şoför olarak. Birde bana feci halde dayı mı anımsatıyor onu sevmemde ki en büyük etken bu olsa gerek.
   Sonra otobüse bineceğiz ama durmuyor otobüs. El kol yapıyoruz yok. Bir ara çantamı atsam yada kitaplarımı mı fıydırsam diye düşünmedim değil yani. Neyse bir tanesi durdu. bindik. Terminalde in oradan kampüs arabası bekle bekle bekle... Derken bizim sınıftan bir kızı gördüm gittim ne yapıyorsun ne ediyorsun derken kız memleketinden gelmiş oradan direk okula geçecek. Biz konuşurken otobüs geldi bindik. Haldır haldır otobüsle çıktık kampüse apar topar attık kendimizi otobüsten aşağı. Arkadaşım 10 dakikalık yolunu bende 20 dakikalık yolumuzu ettik mi 1 saat 50 dakika. Çokta güzel bir eziyet şekliydi. Bu arada babam boş durmamış en yetkili tam yetkili full yetkili kişiyi bulmuş fırçalamış bir güzel. Derken benim ders 3 de başlayıp 5 gibi bitti. Sonraki dersim de iptal oldu mal gibi kaldım. 16.50 servisini kaçırdım bir daha ki ise 20.30 da. Bekle babam bekle. Allahtan 19.30 da servis varmış onunla geldim evime kadar bıraktılar. Daha önce hep yol kenarına kadar getirip indiriyorlardı. Bugün büyük bir bekleyişten ibaretti :/ Mutsuz bir gün mutsuz uykuyu getirir. İyi geceler..