22 Ekim 2016 Cumartesi

Ölene Kadar Ölümsüzmüşüz Diyolla?

Hayat zor..kuşlar bile ölümlüyken pozitif olmak zor geliyor. Neden mi bu kadar karamsarım? Hemen anlatayım. Sanırım arabam var diye küçük minnak bir hava atmış olabilirim. Ardından çok değil 15 dakika içinde arabama çarpmış olabilirler. Suç bende değil o konuda netim. Ama çok tırstım öyle böyle değil. Yanımda arkadaşlarım olmasa salya sümük ağlardım. Neyse ki geçti gitti. Hasar küçük falan filan derken halledildi. Ama bana büyük bir tırsma gelmedi değil.
Yarın formasyon zımbırtısına oralara gitmem gerekiyor. Kaderime ağlayarak giderim büyük olasılıkla. Hocamız şu çok satan sapiens kitabını ders kitabı yaptı. Okuma hevesim zorunlulukla söndü. Geçen hafta sınavım vardı. Sınav sabahı canım çalışmak istemediği için evi temizlemeye girişecektim neredeyse. ders için okumam gereken kitaplar birikti.


Tez için hocayla gidip görüştüm. Şu kitabı okumaya başla dedi. He yav he dedim hala kitaba el sürmedim. Ay çok tembel bir öğrenci oldum ben galiba. Birde akademisyenlik işi baya uzakta artık. Önümdeki rakiplerden bana sıra gelmeyecek muhtemelen. Ortalamaları fiuv almış başını gidiyor. Bilmiş bilmiş konuşup araya iki terim de sıkıştırıp zeki gözükmeyi de beceriyorlar. Bense adeta moron ifadeyle onlara bakıyorum. Sizce hangimizi işe alırlar? Tabiki de onları. Farkındayım. Gerçeklerle yüzleştim kaderime sövüyorum. Dünya bu kadar saçmalıkla doluyken bizden mantıklı olmamız nasıl bekleniyor anlamıyorum doğrusu. Gün geçmiyor ki Türkiye bir rezilliğe daha imza atıyor. Dünya korkunç bir yer halini aldıkça sığamaz oldum. Ne dünyaya ne de kendi kabıma. Bazen sadece bağırmak istiyorum. “Yetişin komşular adam öldürüyorlar!”