5 Nisan 2014 Cumartesi

Kuruntu yapmamak lazım..

Allah’ım servis stresi yüzünden olmazsa kendi kendimi kurup kuruntu yaparken ölecem. Dünkü olaylardan sonra bugün beni bambaşka bir şoför aldı. ‘’anammmm!! Bu Adanalı kesin kızdı bu kızla mı uğraşcam ben beeehh dedi beni attı üstünden eyvah eyvah. Mıçtın kızım büyük mıçtın hemde şimdi bu yenisine derdini anlatmaya uğraş dur..’’ kendimi kurdum da kurdum. Yolda şirketin diğer arabası ışık hızıyla yanımızdan geçse de ben anladım onun bizim Adanalı olduğunu. Hepten kendimi kurdum. Suratım düştü moralim bozuldu. Neyse okulda kızlarla konuşunca havam değişti. Ders erken bitti hadi bize gidelim dedi (evi yakın olan arkadaş) Gül. Toplaştık giderken mama aldık. Eve geldiğimizde gırgır şamata arasında sofra kuruldu ama benim lanet olası servis saatim geldiği için çıkmak zorunda kaldım. Eğlencenin ortasında hep eve dönmek zorunda olmak kötü bea. Kızlar son servise kal biz seni okula götürürüz falan dediler ama servisle bu kadar tantana yaşanınca yüzüm tutmadı doğrusu. Bunun üstüne kal burada diye bir ısrar geldi ona da Ekosüperpeçete nedeniyle hayır dedim. Okula gidip birden burada kalcam baba dersem varya kabak gibi beni oyar sonra benden saksı yapar. Neyse koşarak gittim okula. Ciddiyim bildiğin koştum arada durup tuhaf sesler çıkararak nefes almaya çalıştım. Deli dana gibi koştum. Bir sor niye koştun? Serviste liste yapılıyor herkes kaç servisiyle döneceğini yazıyor ve o listeye göre servis yola çıkıyor. Kalan öğrenci olursa bir arayıp ulaşmaya çalışıyorlar. Üç gündür o lanet listeyi ben binmeden önce yapıp bitiriyorlar ve sonra şoförde bende unutuyorum. Asıl mallık bende bugün aklımdaydı da erken çıkıyorum diye ses etmedim. Oh olsun bana yaparsan öyle ukalalık, böyle koşarak çıkar acısı. Neyse gittim durağa sabah beni alan adamla bizim Adanalının arabaları var. Direk sabah ki arabaya binmeye kalkıştım oradakiler bu dolu başka kapıya dediler. Daha kibarca tabii ki.mecbur döndüm Adanalının arabaya bindim orda da Nankör var ve boş yer yok. İnmedim arabada öyle mal gibi dikildim. Sonra Nankör seslendi :’’Myna gel burası boş’’ gittim oturdum. Aramızda bir kavga falan olmadığı için ne haber nasılsın diye konuştum. Arada selam ver yahu dedim bakıyorum yüzüme bakmıyorsun dedim. Oda sende bana bakmıyorsun falan diyince orta yolda anlaştık. Çıktık yola ama Allah’a emanet gidiyorum. Bay K. Bunun yanında halt etmiş. Ayağıyla gaz pedalı arasında ciddi bir ilişki var sanırım. Neyse geldik Özdilek ışıklarına ben tabi 30saniye önceden kapının orada bitiverdim. Bizimki bağırdı ‘’Özdilek!’’ buradayım dedim ve el kol yaptım. Gör beni, sakın geçip gitme telaşından dolayı. Bana baktı sırıtarak sonra ‘’görüşürüz’’ dedi. Ben her zamanki gibi inerken kapıya sıkışmamaya çalışırken bir yandan ‘’iyi akşamlaaaaaaaarrr…’’ dedi. Dönemin başından beri derim. Oda hemen karşılık ‘’iyi akşamlar’’ dedi. Ben inerken pek konuşmaz bir kere de beni unuttuklarında şikayet etmemiş idare etmiştim onun ertesi günü kendi demişti. O diyince çok hoşuma gitmişti. Kart duruyor ama daha 25inde ve bence biraz olsun Murat Dalkılıç’a benziyor J sonuç olarak boş yere kendimi kurdum üzdüm… tipik Myna işte ne olsun.
NOT: 20 dakikalık yol diyorum ya bu Adanalıyla 13 dakikada geliyorum siz düşünün artık o gaz pedalının halini neyse diceklerim bu kadar iyi geceler..

                                                                                   








                                                                                                                       Sakar Myna

4 yorum:

  1. Kart murat dalkılıç :))

    YanıtlaSil
  2. aynen :) insan 25inde böyle kart olur mu ya abi abi diye geziniyorum ortalıkta :))

    YanıtlaSil
  3. Ne zormuş bu servis işi cidden. Okurken ben stres oldum :)
    Mimledim seni bu arada :)

    YanıtlaSil

Söyle Söyle İçinde Kalmasın